İrtibatı Koparmayalım!
bereket versin deyimi
(1) Bir alışverişte, satıcının alıcıya 'Allah size bol gelir, bol para versin' anlamında söylediği bir söz.
(2) Allah'a şükür ki, çok şükür ki, iyi ki, neyse ki.
Örnek: Yağmur başladı, bereket versin şemsiye almıştım, yoksa ıslanacaktım.
- dereyi görmeden paçaları sıvamak
- gözleri fal taşı gibi açılmak
- gözaltına alınmak
- açlıktan gözleri kararmak
- fırça yemek
- açığa çıkmak
- başı ağrımak
- eli boş
- zihnini kurcalamak
- Allah'ın emri
- değme keyfine
- büyük abdesti gelmek
- mahşer midillisi
- çıngar çıkmak
- aşığı bey oturmak
- başına karalar bağlamak
- kalıbını basmak
- huzur vermek
- ananın örekesi
- ay başı
- dağa çıkmak
- gözaltına almak
- gözleri bulutlanmak
- düğüm üstüne düğüm vurmak
- burnu sürtülmek
- belinden gelmek
- el değmemiş
- üstüne titremek
- çalımına getirmek
- dalgaya gelmek
- zevkine varmak
- bok boklavat
- gözü almamak
Son Sorgulanan Deyimler
Deyim
Anlamı
(1) Bir alışverişte, satıcının alıcıya 'Allah size bol gelir, bol para versin' anlamında söylediği bir söz.
(2) Allah'a şükür ki, çok şükür ki, iyi ki, neyse ki.
Örnek: Yağmur başladı, bereket versin şemsiye almıştım, yoksa ıslanacaktım.
bir işten kaçınmak için yersiz nedenler öne sürmek, bir işi oyalamak, geciktirmek için sudan nedenler bulmak, örnek: Adam köstek etmekteyse de sonunda yola gelecektir.
(1) Çok fazla acımak. (2) Bir felâkete uğramak.?Yüreğim yanıyor, acısını bir türlü unutamıyorum.?
(1) (bir şey için) çok istekli olmak. örnek: Sofrada buğusu tüten çorbaya canı gidiyordu ama, kimse buyur demedi (2) üzerine titrediği bir şeye zarar gelecek diye kaygılanmak, örnek: Çocuk düşüp bir yerini acıtacak diye annesinin canı gidiyordu.
Birinin sözünü bitirmesine fırsat vermemek, onu susmak zorunda bırakmak, konuşmasını önlemek.?Ağzını açar açmaz lafı ağzına tıkadılar adamcağızın.?
(1) argo işler gibi görünen ama işe yaramayan, bozuk. örnek: Bir çakar almazı var, sür sür gitmez, ikide birde bozulur. (2) (şaka yollu) tabanca, tüfek. örnek: Bu çakar almazla kuş avlanır mı?
birbiriyle boğuşurcasına itişir kakışır bir durumda. örnek: Odada iki çocuk alt alta üst üsteydi, odayı dağıttılar.
Rastgele bir zamanda, gelişigüzel, uygun bir zamanı gözetmeden.?Vakitli vakitsiz gelip giderdi evine.?
(1) Söylemekte iken susmak, bir şey söylemez olmak. (2) Bir kişiyi söylerken susturmak, artık söyletmemek.?Şunun sesini kesin, yoksa çıldıracağım!?
(genellikle akarsu için) çok bulanık, duru olmayan, örnek: Sakarya boz bulanıktı, ağır ağır akıyordu.
Yayın Ağımız
Bu listede yer alan sitelerimiz günlük hayatınızda gerek eğitim, gerek iş, gerek eğlence ve gerekse alışveriş konusunda yardımcı olmak için uzman ekipler tarafından hazırlanmaktadır.Eğitim Sitelerimiz
Eğlence Sitelerimiz
Rehber Sitelerimiz
Diğer Sitelerimiz
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2024
Sitemizin SEO çalışması Seo Uzmanı Zeze tarafından yapılmıştır.anlaminedir.com bir nerededir.com sitesidir.